Hollanda'da Türk kökenli Avukat Ejder Köse, 2 Şubat'ta yürürlüğe giren 'zorunlu izolasyon' yasa sı için "Manyak bir yasa" değerlendirmesinde bulundu
Hollanda'da Türk kökenli Avukat Ejder Köse, 2 Şubat'ta yürürlüğe giren 'zorunlu izolasyon' yasası için "Manyak bir yasa" değerlendirmesinde bulundu
Hollanda'da Covid-19 salgını ile mücadelede "zorunlu izolasyon" yasası geçtiğimiz Salı gününden itibaren yürürlüğe girdi. Yasanın yürürlüğe girmesini sosyal medya hesabından yayınladığı bir video ile değerlendiren ülkedeki Türk kökenli avukatlardan Ejder Köse, "Manyak bir yasa, ben böyle bir yasanın Hollanda'da yürürlüğe girebileceğini düşünemezdim" ifadelerini kullanarak yasaya tepki gösterdi.
Ejder Köse, yaptığı yorumunda "Böyle bir yasanın yürürlüğe girebileceğini inanın tahmin edemezdim. Şöyle bir şey ki; ne zaman bir kişide koronavirüs tespit edildiğinde acaba beraberinde ne getirecek? Yani seni gerçekten alıp taa Groningen'emi gönderecekler? Rotterdam, Amsterdam, Utrecht, Lahey'de değil.Taa Groningen'e yani Hollanda'nın Sibiryası'na gönderip orada izole altına alacaklar. Rusya, cezalandırmak istediklerini Siberya'ya gönderir. Bana göre de Hollanda'nın Sibirya'sı Groningendir. Artık bu yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte korona şüpesi olan kişiler oraya gönderilip orada zorunlu izole altına alınacaklar. Yani seni tıpkı karakolda olduğu gibi kapalı kapılar arkasında tutacaklar. Bu kanun yürürlüğe girdi. 2 Şubat'ta resmi gazetede yayımlandı.
Bu kanun beraberinde neler getirecek? inanın bunu bilemiyorum, sizler de bilemezsiniz. Çünkü resmi gazetede yayınlanan yasaya baktığınızda detaylı bir açıklama yok. Kişinin izolasyon kararına kim karar verecek? savcımı, devlet yetkilisi mi, belediye başkanı mı bunu bilemiyoruz.
Bu konunun çözümü siyasette ve hafta içinde Temsilciler Meclisi'nde yapılan oturrumda DENK Partisi Milletvekili Tunahan Kuzu, bu kanundan duyulan endişeleri Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile Sağlık Bakanı Hugo de Jonge'ye sordu. Fakat tatmin edici cevaplar alamadı. Ama en azından halkın endişesinin sesi oldu orada. Bunun için, Temsilciler Meclisi'nde bizim sesimiz olabilecek kişilerin sayısı artmalıdır.
Ülkede yaklaşık 270 bin Türk kökenli seçmen var. Önümüzdeki 17 Mart'ta seçim sandığına gidilmeli ve oylar kullanılmalıdır. Artık her birey kişisel sorumluluğunu yerine getirmelidir" ifadelerini kullanarak oy kullanma hakkına sahip olan Türklerin seçim sandığına gitmesi gerektiğini söyledi.